Tom odasında kendine barikat kurdu.
 - Tom barricaded himself in his room.
Kapıya barikat kuralım.
 - Let's barricade the door.
İşçiler bir insan barikatı kurdu.
 - The laborers formed a human barricade.
Çavuş Dan Anderson polis karakolunun etrafına barikat dikilmesini emretti.
 - Sergeant Dan Anderson ordered a barricade erected around the police station.