İngilizce - Türkçe
the first line of a paragraph that is set as the last line of a page or column teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- orphan
- öksüz
O, öksüze yakınlık gösterdi ve ona biraz para verdi.
-She sympathized with the orphan and gave him some money.
Bazı öksüzler evlatlık alınacak, ama hepsi değil.
-Some orphans will be adopted, but not all.
- orphan
- yetim
O on yaşındayken yetim oldu.
-He became an orphan when he was ten.
Boston'da bir yetimhanede yetiştirildim.
-I was raised in an orphanage in Boston.
- orphan
- i., s. öksüz. f. öksüz bırakmak
- orphan
- ailesiz
- orphan
- (Tıp) orfan
- orphan
- öksüz bırakmak
- orphan
- kimsesiz
O kimsesiz çocuğa acıdı ve ona biraz para verdi.
-She felt sympathy for the orphan and gave him some money.
Onlar kimsesiz çocuğu evlat edindi.
-They adopted the orphan.
- orphan
- öksüz bırak
- orphan
- orphanhoodöksüzlük
- orphan
- {i} kimsesiz çocuk
- orphan
- {f} yetim bırakmak
- orphan
- {f} kimsesiz bırakmak
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
the first line of a paragraph that is set as the last line of a page or column teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- orphan
the first line of a paragraph that is set as the last line of a page or column
Heceleme
the first line of a par·a·graph that I·s SET as the last line of a Page or col·umnTürkçe nasıl söylenir
dhi fırst layn ıv ı pärıgräf dhıt îz set äz dhi läs layn ıv ı peyc ır kälımTelaffuz
/ᴛʜē ˈfərst ˈlīn əv ə ˈparəˌgraf ᴛʜət əz ˈset ˈaz ᴛʜē ˈlas ˈlīn əv ə ˈpāʤ ər ˈkäləm/ /ðiː ˈfɜrst ˈlaɪn əv ə ˈpærəˌɡræf ðət ɪz ˈsɛt ˈæz ðiː ˈlæs ˈlaɪn əv ə ˈpeɪʤ ɜr ˈkɑːləm/
Resimler
Geçmiş
Favoriler