sell goods in a vending machine; peddle merchandise (especially on the street)

İngilizce - Türkçe

sell goods in a vending machine; peddle merchandise (especially on the street) teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

vend

işportacı

vend

seyyar satıcı

vend

sat

Tom'un otomattan bir içecek satın almak için yeterli bozuk parası yoktu. - Tom didn't have enough change to buy a drink from the vending machine.

Linux'u destekleyen satıcılar var. - There are also vendors who support Linux.

vend

satmak

vend

işportada satmak

vend

{f} işportacılık yapmak

vend

{f} satıcılık yapmak

İngilizce - İngilizce

sell goods in a vending machine; peddle merchandise (especially on the street) teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

{f} vend

Heceleme

sell goods in a vending machine; ped·dle mer·chan·dise (especially on the street)