scraps.

listen to the pronunciation of scraps.
İngilizce - Türkçe
kırıntı

Restoran sahibi tüm köpeklerini beslemesi için onun masa kırıntılarını eve götürmesine izin verdi. - The restaurant owner allowed her to take table scraps home to feed all of her dogs.

Tom köpeğini masa kırıntılarıyla besledi. - Tom fed his dog table scraps.

{i} artık

Köpeğini masa artıkları ile beslemenin iyi bir fikir olduğunu düşünüyor musun? - Do you think it's a good idea to feed your dog table scraps?

Yemek artıklarını ne yapacağını bilmiyordu. - He didn't know what to do with the scraps of food.

{i} paçavra
{i} yağın eritilmesinden sonra kalan kıkırdak
{i} hırdavat
İngilizce - İngilizce
{i} bits of leftover or discarded food
left over pieces
food that is discarded (as from a kitchen)