saffat

Türkçe - Türkçe

saffat teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

(Osmanlı Dönemi) (C.: Sıfâ-Esfâ-Sufâ) Düz kaygan ta

İlgili Terimler

SAFFAT SURESİ

(Osmanlı Dönemi) Kur'an-ı Kerim'in 37. suresidir. Mekkîdir

Saffat 10

(Kuran) Hele bir tek söz kapan olsun; delici bir alev onun peşine düşüverir

Saffat 100

(Kuran) Rabbim! Bana iyilerden olacak bir çocuk ver diye yalvardı

Saffat 101

(Kuran) Biz de ona yumuşak huylu bir oğlan müjdeledik

Saffat 102

(Kuran) Çocuk kendisinin yanısıra yürümeye başlayınca: "Ey oğulcuğum! Doğrusu ben uykuda iken seni boğazladığımı görüyorum, bir düşün, ne dersin?" dedi. "Ey babacığım! Ne ile emrolundunsa yap, Allah dilerse, sabredenlerden olduğumu göreceksin" dedi

Saffat 106

(Kuran) Doğrusu bu apaçık bir deneme idi

Saffat 107

(Kuran) Ona fidye olarak büyük bir kurbanlık verdik

Saffat 11

(Kuran) Allah'a eş koşanlara sor: Kendilerini yaratmak mı daha zordur, yoksa Bizim yarattığımız gökleri yaratmak mı? Aslında Biz kendilerini özlü ve yapışkan çamurdan yaratmışızdır

Saffat 110

(Kuran) İşte iyileri böylece mükafatlandırırız

Saffat 111

(Kuran) Doğrusu o, inanmış kullarımızdandı

Saffat 112

(Kuran) Ona, iyilerden olan İshak'ı peygamber olarak müjdeledik

Saffat 113

(Kuran) Kendisini ve İshak'ı mübarek kıldık; ikisinin soyunda iyi olan da vardır, açıktan açığa kendisine yazık eden de vardır. *

Saffat 114

(Kuran) And olsun ki Musa ve Harun'a da iyilikte bulunmuştuk

Saffat 115

(Kuran) İkisini ve milletlerini büyük bir sıkıntıdan kurtarmıştık

Saffat 116

(Kuran) Onlara yardım etmiştik de üstün gelmişlerdi

Saffat 117

(Kuran) Her ikisine de, apaçık anlaşılan bir Kitap vermiştik

Saffat 118

(Kuran) Her ikisini de doğru yola eriştirmiştik

Saffat 12

(Kuran) Evet; sen onlara şaşıyorsun, onlar da seni alaya alıyorlar

Saffat 121

(Kuran) Doğrusu Biz, iyileri böylece mükafatlandırırız

Saffat 122

(Kuran) İkisi de şüphesiz inanmış kullarımızdandı

Saffat 123

(Kuran) Doğrusu İlyas da peygamberlerdendir

Saffat 13

(Kuran) Onlara öğüt verildiğinde öğüt dinlemezler

Saffat 131

(Kuran) Doğrusu Biz iyileri böylece mükafatlandırırız

Saffat 132

(Kuran) O, inanmış kullarımızdandı

Saffat 133

(Kuran) Şüphesiz Lut da peygamberlerdendir

Saffat 136

(Kuran) Sonra diğerlerini yok etmiştik

Saffat 139

(Kuran) Doğrusu Yunus da peygamberlerdendir

Saffat 14

(Kuran) Bir mucize gördüklerinde onu eğlenceye alırlar

Saffat 140

(Kuran) Dolu bir gemiye kaçmıştı

Saffat 141

(Kuran) Gemide olanlarla karşılıklı kura çekmişti de yenilenlerden olmuştu, bu sebeple denize atılmıştı

Saffat 142

(Kuran) Kendini kınarken onu bir balık yutmuştu

Saffat 145

(Kuran) Halsiz bir halde iken kendisini sahile çıkardık

Saffat 146

(Kuran) Onun için, geniş yapraklı bir bitki yetiştirdik

Saffat 147

(Kuran) Onu, yüzbin veya daha çok kişiye peygamber olarak gönderdik

Saffat 148

(Kuran) Sonunda ona inandılar, bunun üzerine Biz de onları bir süreye kadar geçindirdik

Saffat 149

(Kuran) Putperestlere sor, kızlar senin Rabbinin de erkekler onların mı?

Saffat 150

(Kuran) Yoksa melekleri kız olarak yarattığımızda onlar hazır mı idiler?

Saffat 153

(Kuran) Allah kızları, oğullara tercih mi etmiş?

Saffat 154

(Kuran) Ne oluyorsunuz? Ne biçim hükmediyorsunuz?

Saffat 155

(Kuran) Hiç düşünmez misiniz?

Saffat 156

(Kuran) Yoksa apaçık bir deliliniz mi var?

Saffat 157

(Kuran) Doğru sözlülerden iseniz, kitabınızı getirin bakalım

Saffat 158

(Kuran) Allah'la cinler arasında da bir soy bağı icadettiler. And olsun ki, cinler de, kendilerinin hesap yerine götürüleceklerini bilirler

Saffat 159

(Kuran) Allah onların vasıflandırmalarından münezzehtir

Saffat 160

(Kuran) Allah'ın içten bağlı kulları bunların dışındadır

Saffat 170

(Kuran) Böyleyken O'nu inkar ettiler. Ama bileceklerdir

Saffat 171

(Kuran) And olsun ki, peygamber kullarımıza söz vermişizdir

Saffat 172

(Kuran) Onlar şüphesiz yardım göreceklerdir

Saffat 173

(Kuran) Bizim ordumuz şüphesiz üstün gelecektir

Saffat 174

(Kuran) Bir süreye kadar onlara aldırış etme

Saffat 175

(Kuran) Onlara inecek azabı gözetle, onlar da göreceklerdir

Saffat 176

(Kuran) Azabımıza uğramakta acele mi ediyorlar?

Saffat 177

(Kuran) O azap, yurtlarına indiğinde, uyarılan fakat yola gelmeyenlerin sabahı ne kötü olur!

Saffat 178

(Kuran) Bir süreye kadar onlardan yüz çevir

Saffat 179

(Kuran) İnecek azabı gözetle, onlar da göreceklerdir

Saffat 18

(Kuran) De ki: "Evet hem de zelil ve hakir olarak

Saffat 180

(Kuran) Senin güçlü olan Rabbin, onların vasıflandırmalarından münezzehtir

Saffat 181

(Kuran) Peygamberlere selam olsun

Saffat 182

(Kuran) Alemlerin Rabbi Allah'a hamdolsun.*

Saffat 19

(Kuran) Tek bir çığlık. Hemen bakıp kalırlar

Saffat 20

(Kuran) Şöyle derler: "Vay bize! İşte bu ceza günüdür

Saffat 21

(Kuran) Onlara: "İşte bu, yalanladığınız hüküm günüdür" denir. *

Saffat 24

(Kuran) Onları durdurun; çünkü kendilerinden daha da sorulacaktır

Saffat 25

(Kuran) Şöyle sorulur: "Size ne oldu ki birbirinizle yardımlaşmıyorsunuz?

Saffat 26

(Kuran) Hayır; bugün onların hepsi teslim olmuşlardır

Saffat 27

(Kuran) Birbirlerine dönüp soruşurlar

Saffat 28

(Kuran) İleri gelenlerine: "Doğrusu siz bize Sûreti hakdan görünürdünüz" derler

Saffat 29

(Kuran) Onlar da şöyle derler: "Hayır; siz inanmış kimseler değildiniz

Saffat 30

(Kuran) Bizim sizin üstünüzde bir nüfuzumuz yoktu. Bilakis, azmış bir millettiniz

Saffat 31

(Kuran) Bu sebeple, Rabbimizin sözü aleyhimizde gerçekleşti. Şüphesiz azabı tadacağız

Saffat 32

(Kuran) Sizi biz azdırmıştık, çünkü kendimiz azgındık

Saffat 33

(Kuran) O gün hepsi azabda birleşirler

Saffat 34

(Kuran) Doğrusu suçlulara böyle yaparız

Saffat 35

(Kuran) Onlara: "Allah'tan başka tanrı yoktur" denildiği zaman şüphesiz büyüklenirler

Saffat 36

(Kuran) Deli bir şair yüzünden tanrılarımızı mı bırakalım? derlerdi

Saffat 37

(Kuran) Hayır; o, gerçeği getirmiş ve peygamberleri doğrulamıştı

Saffat 38

(Kuran) Şüphesiz siz can yakıcı azabı tadacaksınız

Saffat 39

(Kuran) Yaptığınızdan başka birşeyle cezalanmıyacaksınız

Saffat 40

(Kuran) Ancak Allah'a içten bağlı kullar bunun dışındadır

Saffat 50

(Kuran) Birbirlerine dönüp sorarlar

Saffat 54

(Kuran) Yanındakilere: "Siz onu bilir misiniz?" der

Saffat 55

(Kuran) Bir bakar onu cehennemin ortasında görür

Saffat 56

(Kuran) Ona der ki: "Allah'a and olsun ki, az kalsın beni de mahvedecektin

Saffat 57

(Kuran) Eğer Rabbimin lutfu olmasaydı ben de oraya götürülenlerden olurdum

Saffat 6

(Kuran) Şüphesiz Biz, yakın göğü bir süsle, yıldızlarla süsledik

Saffat 60

(Kuran) İşte büyük kurtuluş şüphesiz budur

Saffat 61

(Kuran) Çalışanlar bunun için çalışsın

Saffat 62

(Kuran) Konukluk olarak bu mu iyidir, yoksa Zakkum ağacı mı?

Saffat 63

(Kuran) Biz o ağacı, zalimler için bir dert yaptık

Saffat 64

(Kuran) O, cehennemin dibinde çıkan bir ağaçtır

Saffat 65

(Kuran) Tomurcukları şeytan başı gibidir

Saffat 66

(Kuran) İşte cehennemlikler bundan yerler, karınlarını onunla doldururlar

Saffat 67

(Kuran) Sonra, üzerine kaynar su katılmış içki şüphesiz onlar içindir

Saffat 68

(Kuran) Doğrusu sonra dönecekleri yer yine cehennemdir

Saffat 69

(Kuran) Onlar babalarını şüphesiz sapık kimseler olarak bulmuşlardı

Saffat 7

(Kuran) Onu, inatçı her türlü şeytandan koruduk

Saffat 70

(Kuran) Öyleyken yine de onların izlerinden kovalanırcasına koşturuyorlardı

Saffat 71

(Kuran) Onlardan önce geçenlerin çoğu, and olsun ki sapıtmıştı

Saffat 72

(Kuran) And olsun ki, içlerine uyarıcılar göndermiştik

Saffat 73

(Kuran) Uyarıldığı halde yola gelmeyenlerin sonunun nasıl olduğuna bir bak!

Saffat 74

(Kuran) Allah'ın, O'na içten bağlanan kulları bunun dışındadır. *

Saffat 75

(Kuran) And olsun ki, Nuh Bize seslenmişti de duasına ne güzel icabet etmiştik

Saffat 76

(Kuran) Onu ve ailesini büyük sıkıntıdan kurtarmıştık

Saffat 77

(Kuran) Ancak onun soyunu sürekli kıldık

Saffat 80

(Kuran) İşte Biz iyi davrananları böyle mükafatlandırırız

Saffat 81

(Kuran) Doğrusu o, bizim inanmış kullarımızdandı

Saffat 82

(Kuran) Sonra, diğerlerini suda boğduk

Saffat 83

(Kuran) İbrahim de şüphesiz O'nun yolunda olanlardandı

Saffat 84

(Kuran) Nitekim Rabbine temiz bir kalple geldi

Saffat 85

(Kuran) İbrahim babasına ve milletine şöyle demişti: "Nelere kulluk ediyorsunuz?

Saffat 86

(Kuran) Allah'ı bırakıp uydurma tanrılar mı istiyorsunuz?

Saffat 87

(Kuran) Alemlerin Rabbi hakkındaki sanınız nedir?

Saffat 90

(Kuran) Onu bırakıp gittiler

Saffat 93

(Kuran) Sonunda, üzerlerine yürüyüp kuvvetle vurdu

Saffat 94

(Kuran) Bunun üzerine putperestler koşarak ona geldiler

Saffat 97

(Kuran) Putperestler: "Onun için bir yapı yapın da onu oradan ateşin içine atın" dediler

Saffat 98

(Kuran) Ona düzen kurmak istediler, ama Biz onları altettik

Saffat 99

(Kuran) İbrahim: "Doğrusu ben Rabbim uğrunda sizi bırakıp gidiyorum; O beni doğru yola eriştirir" dedi