zulmü

listen to the pronunciation of zulmü
Турецкий язык - Английский Язык

Определение zulmü в Турецкий язык Английский Язык словарь

zulüm
cruelty

I cannot abide to see such cruelty. - Böyle zulüm görmeye katlanamam.

Justice without mercy is cruelty; mercy without justice is the mother of dissolution. - Merhametsiz adalet zulümdür, adaletsiz merhamet yok olmanın anasıdır.

zulüm
persecution

Others came to escape religious persecution. - Diğerleri dini zulümden kaçmak için geldi.

He has a persecution complex. - Onun bir zulüm kompleksi var.

zulüm
{i} oppression

One day's freedom is better than ten years of oppression. - Bir günlük özgürlük, on yıllık zulümden daha iyidir.

zulüm
tyranny

Beauty is a short-lived tyranny. - Güzellik kısa süreli zulümdür.

zulüm
suppression
zulüm
strong hand
zulüm
outrage
zulüm
atrocity
zulüm
despotism
zulüm
being oppressed
zulüm
tyrannise
koca zulmü
husband violence
zulüm
cruelty, lack of feeling, heartlessness
zulüm
injustice; oppression; tyranny
zulüm
oppression, persecution, tyranny, atrocity, cruelty
zulüm
grimness
zulüm
grim
zulüm
wrong
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение zulmü в Турецкий язык Турецкий язык словарь

Zulüm
(Osmanlı Dönemi) BÂLÂDESTÎ
zulüm
Güçlü bir kimsenin yasaya veya vicdana aykırı olarak başkasını uğrattığı kötü durum, kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, eziyet, cefa
zulüm
Güçlü bir kimsenin yasaya veya vicdana aykırı olarak başkasını uğrattığı kötü durum, kıyım, kıygı, acımasızlık, haksızlık, eziyet, cefa: "Nöbetçinin siyah süngüsü zorbalığın ve zulmün bir timsali gibi gözlerimin önünden geçiyordu."- H. C. Yalçın
Английский Язык - Турецкий язык

Определение zulmü в Английский Язык Турецкий язык словарь

zulüm
heartlessness
zulüm
oppression
zulüm
tyranny
zulüm
grimness
zulüm
persecution
zulüm
cruelty