yelkenliler

listen to the pronunciation of yelkenliler
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение yelkenliler в Турецкий язык Турецкий язык словарь

yelkenli
Yelkeni olan, yelkenle giden (deniz ve göl taşıtı)
yelkenli
Yelkeni olan, yelkenle giden deniz veya göl taşıtı: "... bazı yelkenliler kahraman edalarıyla gelir, yalıların rıhtımlarına yanaşarak..."- A. Ş. Hisar
Турецкий язык - Английский Язык

Определение yelkenliler в Турецкий язык Английский Язык словарь

yelkenli
sailboat

Tom likes to skipper small sailboats. - Tom küçük yelkenlilere kaptanlık yapmaktan hoşlanır.

Someday, I would like to possess a sailboat. - Günün birinde, bir yelkenliye sahip olmak istiyorum.

yelkenli
sail

She was looking forward to going sailing with him. - O, onunla birlikte yelkenli turuna gitmeye can atıyordu.

We sailed from Yokohama to Kobe. - Yokohama'dan Kobe'ye yelkenli ile gittik.

yelkenli
vessel
yelkenli
(Askeri) clipper
yelkenli
yawl
yelkenli
clipper ship
Yelkenli
sailings
yelkenli
Sailing boat, sailboat
yelkenli
windjammer
yelkenli
sailing ship; sailboat
yelkenli
sailer
yelkenli
sailing boat
yelkenli
equipped with sail/sails
yelkenli
lugger
yelkenli
dhow