The United States had won the race to the moon.
- Amerika Birleşik Devletleri, aya yarışı kazandı.
I am training hard so that I may win the race.
- Ben, yarışı kazanabilirim diye sıkı eğitim yapıyorum.
What's your favorite racing game?
- Gözde yarış oyunun nedir?
Boats were racing last night.
- Tekneler dün gece yarışıyorlardı.
He is one of the candidates running for mayor.
- Belediye başkanlığı için yarışan adaylardan biridir.
I was exhausted after running the race.
- Yarışta koştuktan sonra bitkindim.
Tom competes in ski races.
- Tom kayak yarışında yarışıyor.
Only four horses competed in the race.
- Sadece dört at yarışta yarıştı.
The wrestler had his right leg broken in a bout.
- Bir yarışmada güreşçinin sağ bacağı kırıldı.
We can't compete with that.
- Biz onunla yarışamayız.
Nobody can compete with that.
- Hiç kimse onunla yarışamaz.
Are you going to take part in the contest?
- Yarışmaya katılacak mısınız?
He was disqualified from taking part in the contest.
- O, yarışmaya katılmaktan diskalifiye edildi.
This is a public street, not a racetrack.
- Bu bir kamu sokağı, bir yarış pisti değil.
Tom went to the horse races once last summer.
- Tom geçen yaz bir kez at yarışlarına gitti.
I heard, that you are great in long distance races.
- Duydum ki sen uzun mesafeli yarışlarda mükemmelsin.