That small star is the brightest.
 - En parlak olanı şu küçük yıldızdır.
Many nights did he spend, looking up at the stars.
 - O birçok geceyi yıldızlara bakarak geçirdi.
Look, it's the North Star.
 - Bak, o, Kuzey Yıldızı.
The North Star is very easy to find.
 - Kuzey yıldızını bulmak çok kolaydır.
They don't know how to use an asterisk.
 - Onlar bir yıldız işaretinin nasıl kullanılacağını bilmiyorlar.
The footnotes are marked with an asterisk.
 - Dipnotlar yıldız işareti ile işaretlenmiştir.
Clyde Tombaugh also discovered several star clusters, a comet and more than a hundred asteroids.
 - Clyde Tombaugh ayrıca farklı yıldız kümeleri, bir kuyruklu yıldız ve yüzden fazla asteroid keşfetti.
The footnotes are marked with an asterisk.
 - Dipnotlar yıldız işareti ile işaretlenmiştir.
Tom doesn't know what a star is and what a celestial body is.
 - Tom, bir yıldızın ne olduğunu ve bir gök cisminin ne olduğunu bilmiyor.