Washing the car took longer than we expected.
- Arabayı yıkamak beklediğimizden daha uzun zaman aldı.
Tom doesn't have to wash the car. Mary's already washed it.
- Tom arabayı yıkamak zorunda değil. Mary onu zaten yıkadı.
I hate doing the washing up, even more than cleaning the toilet.
- Bulaşık yıkamaktan nefret ederim, hatta tuvalet temizlemekten daha çok.
Washing your hands regularly is a good way to prevent catching some diseases.
- Ellerinizi düzenli olarak yıkama bazı hastalıklara yakalanmayı önlemek için iyi bir yoldur.
Tom doesn't like washing dishes.
- Tom bulaşık yıkamayı sevmez.
Washing your hands regularly is a good way to prevent catching some diseases.
- Ellerinizi düzenli olarak yıkama bazı hastalıklara yakalanmayı önlemek için iyi bir yoldur.
Is this dress wash-able?
- Bu elbiseyi yıkamak mümkün mü?
Washing the car took longer than we expected.
- Arabayı yıkamak beklediğimizden daha uzun zaman aldı.
Tom doesn't like washing dishes.
- Tom bulaşık yıkamayı sevmez.
Mary is really great. She cooked a wonderful meal for me and even washed the dishes herself.
- Mary gerçekten harika. O benim için harika bir yemek pişirdi ve bulaşıkları bile kendisi yıkadı.
I was just wondering how much it would cost to have my car washed and waxed.
- Ben sadece arabamı yıkatmanın ve cilalatmanın kaça mal olacağını merak ediyordum.
We'll go wash ourselves in the river tomorrow.
- Yarın nehirde yıkanmaya gideceğiz.
Wash the quinces thoroughly.
- Ayvaları iyice yıkayın.
If you haven't the energy to do the washing up, get a dishwasher.
- Eğer bulaşık yıkamak için gücün yoksa, bir bulaşık makinesi al.
Can you help me with the washing up?
- Bulaşık yıkamada bana yardımcı olabilir misin?