Asked what her doctor thought about her longevity, the centenarian replied: I don't have a doctor. He died.
 - Doktorunun, uzun ömrü hakkında ne düşündüğü sorulduğunda yüzyıllık çınar: Doktorum yok. Öldü. diye yanıt verdi.
Football was played in China in the second century.
 - Futbol, ikinci yüzyılda Çin'de oynandı.
Although many European researchers have studied ancient Persian literature in the nineteenth century, the new world is not paying attention to our contemporary literature.
 - Birçok Avrupalı araştırmacılar on dokuzuncu yüzyılda eski Fars edebiyatı eğitimi almasına rağmen, yeni dünya çağdaş edebiyatımıza dikkat etmiyor.
Prophets have been forecasting the end of the world for centuries.
 - Peygamberler yüzyıllar boyunca dünyanın sonunu önceden tahmin etmiştir.
The relationship between Islam and the West includes centuries of co-existence and cooperation, but also conflict and religious wars.
 - İslam ve batı arasındaki ilişki yüzyıllar süren birliktelik ve ortak çalışma fakat aynı zamanda çatışma ve din savaşları içermektedir.