within a given time interval

listen to the pronunciation of within a given time interval
Английский Язык - Турецкий язык

Определение within a given time interval в Английский Язык Турецкий язык словарь

during
{e} boyunca

O, bütün gün boyunca çalışmaktaydı. - He has been working during the whole day.

Japonya'da yedi yılı boyunca, ciddi olarak Japonca çalıştı. - During his seven years in Japan, he studied Japanese in earnest.

during
süresince

Onlar buluşmaları süresince kayak yapmaya gittiler. - They went skiing during their date.

Ben festival süresince Takayama'ya gitmek istiyorum. - I'd like to go to Takayama during festival time.

during
sırasında

Onun konuşması sırasında öğrenciler istekli olarak dinlediler. - The pupils listened eagerly during his speech.

Ders sırasında Japonca konuşmamalısınız. - You must not speak Japanese during the class.

during
{e} esnasında

Yirmili yaşlarda birçok geç kadın yaz tatilleri esnasında yurt dışına gitmeyi planlıyorlar. - Many young women in their 20s plan to go abroad during their summer holidays.

Ders esnasında Japonca konuşmamalısınız. - You must not speak Japanese during the class.

during
{e} boyunca, süresince, esnasında, zarfında, -de
during
müddetince
during
sürece
during
{e} iken
during
süresinde
during
müddetçe
during
during esnasında
during
de
during
edat esnasında
Английский Язык - Английский Язык
during
within a given time interval

    Расстановка переносов

    with·in a giv·en time in·ter·val

    Турецкое произношение

    wîdhîn ı gîvın taym întırvıl

    Произношение

    /wəˈᴛʜən ə ˈgəvən ˈtīm ˈəntərvəl/ /wɪˈðɪn ə ˈɡɪvən ˈtaɪm ˈɪntɜrvəl/
Избранное