Aniden yağmur yağmaya başladı.
 - Suddenly rain began to fall.
Aniden yağmur yağmaya başladı.
 - All of a sudden, it began raining.
Birden beklenmedik bir şey oldu.
 - Suddenly, something unexpected happened.
Ansızın fikrini ne değiştirdi?
 - What made you change your mind all of a sudden?
Neden ansızın dün öğleden sonra gittin?
 - Why did you suddenly leave yesterday afternoon?
Ümit; bir saat önce bitirdiğin çikolatalı çörek kutusunun sihirle tekrar dolup dolmadığını kontrol etmek için çılgın bir adam gibi birdenbire mutfağa doğru koştuğundadır.
 - Hope is when you suddenly run to the kitchen like a mad man to check if the empty chocolate cookie box you just finished an hour ago is magically full again.
Birdenbire gökyüzü karardı.
 - All of a sudden the sky became dark.
Tanrı olduğumu ne zaman fark ettim? Güzel, ben dua ediyordum ve ansızın kendi kendime konuştuğumu fark ettim.
 - When did I realize I was God? Well, I was praying and I suddenly realized I was talking to myself.
kedi ipin üzerinde kasılarak yürüyordu, ansızın evin içine koştu.
 - The cat was strutting around the yard, when it suddenly ran into the house.
Aniden yağmur yağmaya başladı.
 - It suddenly started raining.
Aniden yağmur yağmaya başladı.
 - Suddenly rain began to fall.
Aniden umulmadık bir şey meydana geldi.
 - Suddenly, something unexpected happened.