Tom'un evi Mary'ninkiyle hemen hemen aynı büyüklükte.
- Tom's house is about the same size as Mary's.
Bu ev, Peter'inki ile aynı büyüklüktedir.
- This house is about the same size as Peter's.
Bu ayakkabılardan benim boyutumda olanından sizde var mı?
- Do you have these shoes in my size?
Senin odan benimkinin boyutunun iki katı kadar.
- Your room is twice the size of mine.
Bu elbise, üç ebatta gelir.
- This dress comes in three sizes.
Tom, doğru ebatta alyan anahtarı olmadığı için karyolanın montajını yapamadı.
- Tom couldn't assemble the bed because he didn't have the right sized Allen key.
O benim kız kardeşimi oyuncaklarından etti.
- He deprived my little sister of all her toys.
Bunlar benim kız kardeşimin dergileri.
- These are my sister's magazines.
Ablam her gün koşuya gider.
- My older sister goes jogging every day.
O onun ablası gibi görünmesine rağmen, gerçekte onun annesidir.
- Though she looks like his older sister, the fact is that she is his mother.
Her zaman altıda kalkarım.
- I always get up at six.
Altı yaşındaki birine sorun, altmış yaşındaki birine değil.
- Ask a six-year-old, not a sixty-year-old.
O gerçekten Tom'un kızkardeşi mi?
- Is that really Tom's sister?
Sen ve kızkardeşin yakın mısınız?
- Are you and your sister close?
Bu ada Manhattan'dan altı kat daha büyüktür.
- This island is six times bigger than Manhattan.
Ofisim, o gri altı katlı binanın dördüncü katında.
- My office is on the fourth floor of that gray six-story building.
Tom kapıyı açtığında, o, Mary'nin orada altılı bir paket ve bir pizza ile orada durduğunu gördü.
- When Tom opened the door, he saw Mary standing there with a six-pack and a pizza.
Tom altılık bira paketi taşıyarak içeri girdi.
- Tom came in carrying a six pack of beer.
cover my six.
... by the commission. There will be six roughly 15-minute segments, with two-minute answers ...
... at the end of the game is something like six, nothing, ...