Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to have access to (data)

listen to the pronunciation of to have access to (data)
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to have access to (data) в Английский Язык Турецкий язык словарь

access
giriş

Acil internet girişi olan bir çevre yaratmazsak, bizim şirketimizde geride kalacak. - Our company is going to be left behind too if we don't create an environment in which we can get instant Internet access.

Onların kütüphaneye giriş izinleri var. - They have access to the library.

access
{i} erişim

Havaalanına kolay erişimi olan bir yerde kalalım. - Let's stay somewhere with easy airport access.

Benim onun kitaplığına erişimim var. - I have access to his library.

access
{f} bağlamak
access
{i} bilgisayar sistemine girip bilgi almak izni (bilgisayar)
access
(Politika, Siyaset) katılıma
access
(Dilbilim) edinebilirlik
access
(Kanun) mürur hakkı
access
kulanma hakkı
access
yaklaşım
have access to
temin etmek
access
geçit
access
ulaşma

Kablo olmadan internete ulaşmak mümkündür. - It is possible to access the Internet without a wire.

access
{f} eriş

Tüm öğrencilerin kütüphaneye erişimi var. - All students have access to the library.

Uzak bilgisayarlarıma erişmek için sık sık SSH'ı kullanırım. - I often use SSH to access my computers remotely.

access
kullanma hakkı
access
nöbet have access yanına girebilmek
to have to
zorunda olmak
access
(fiil) bağlamak
access
erişim erişim, erişmek
access
Çoğalma
access
{i} yanaşmak
access
(Avrupa Birliği) giriş, girme,katılma; erişim
have access to
ulaşabilmek
have access to
girme imkânı olmak
Английский Язык - Английский Язык
access