O işle, o ayda 500 doların üzerinde kazanmaktadır.
- He earns over 500 dollars a month with that job.
Haksız kazançlar kısa ömürlüdür.Gerçek para yapmanın tek yolu her kuruşu kazanmaktır.
- Ill-gotten gains are short-lived. The only way to make real money is to earn every penny.
Onlar para kazanmak istiyorlardı.
- They wanted to earn money.
Çok para kazanmak için çok çalıştı.
- He worked very hard to earn a lot of money.
O harcadığından daha fazla para kazanıyor.
- She earns more than she spends.
Ebeveynlerinin görüşü onun kazancını aptal bir kıza harcadığı idi!
- His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl.
You can have the s'mores: you earned them, clearing the walkway of snow so well.