to be written all over someone's face: see face. the past participle of write

Английский Язык - Турецкий язык

Определение to be written all over someone's face: see face. the past participle of write в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

written

{s} yazılı

Tahtada yazılı olan benim adımdı. - Written on the blackboard was my name.

O, antlaşma yazılı olarak onaylanmalı dedi. - He said the treaty must be approved as written.

written

yazılmak

Onun konuşmalarının hepsi diğer insanlar tarafından yazılmaktadır. - Her speeches are all written by other people.

Onun doktora tezi İngilizce yazılmak zorunda. - Her PhD thesis has to be written in English.

written

yazıya dökülmüş

written

{f} yaz

Bütün cevaplar talimatlara göre yazılmalıdır. - All answers must be written according to the instructions.

O geldiğinde mektubu yazmıştım. - I had written the letter when he came.

written

{s} yazılmış

Bu şiir, orijinal olarak Fransızca yazılmıştır. - This poem was originally written in French.

İngilizce yazılmış bir kitap okudu. - He read a book written in English.

written

f., bak. write. s. yazılı, yazılmış

written

write yaz

Английский Язык - Английский Язык

Определение to be written all over someone's face: see face. the past participle of write в Английский Язык Английский Язык словарь

written

Расстановка переносов

to be writ·ten all over someone's face: see face. the past par·ti·ci·ple of write