Evliyim ve iki çocuğum var.
- I am married and have two children.
Felicja, Łazarz adında yakışıklı bir adamla evli.
- Felicja is married to a handsome man called Lazarz.
Ben onun evlilik yaşamına hayal kırıklığına uğradım.
- I was disillusioned at his married life.
Evlilik hayatına alışmak uzun zaman alır.
- It takes a lot of time getting used to married life.
O, Kanadalı bir kızla evlendi.
- He married a Canadian girl.
Onunla Haziran'da evleneceğim.
- I'm getting married to her in June.
Bence Tom ve Mary evlenmek için çok genç.
- I think Tom and Mary are too young to get married.
Tom ve Mary evlenmek için karar verdi.
- Tom and Mary decided to get married.
... soldiers could fight in the military, whether gay people could be married would have been ...
... obviously, we were married, but it was a lot easier for us ...