to-lengthen

listen to the pronunciation of to-lengthen
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to-lengthen в Английский Язык Турецкий язык словарь

length
boy

Cadde boyunca yürüdüm. - I walked the length of the street.

Onun atı üç boy farkla kazandı. - His horse won by three lengths.

length
{i} uzunluk

Saçım, Jane ile aynı uzunluktadır. - My hair is the same length as Jane's.

Trigonometri üçgenlerin uzunluklarını ve açılarını içeren ilişkileri çalışmaktadır. - Trigonometry studies relationships involving lengths and angles of triangles.

length
parça
length
metres in length
length
uzunluk; at lenght: uzun uzadıya;ayrıntılı olarak
length
(Tıp) İki el veya ayak veya nokta arasındaki mesafe, uzunluk
length
{i} süre

Bizim orada kalma süremiz bir hafta olacak. - The length of our stay there will be one week.

to lengthen
uzatmak
Английский Язык - Английский Язык
enlengthen
length
to-lengthen

    Видео

    ... system, lengthen the Medicare trust fund by 8 years. Benefits were not affected at all ...
    ... which will eventually lengthen our days from six hours to 24. ...
Избранное