the time of darkness, gloominess, death

listen to the pronunciation of the time of darkness, gloominess, death
Английский Язык - Турецкий язык

Определение the time of darkness, gloominess, death в Английский Язык Турецкий язык словарь

night
gece

Bir gece daha kalmak istiyorum. Mümkün mü? - I'd like to stay one more night. Is that possible?

Burası üç yıldızlı bir oteldir; bir gece üç yüz dolardır. - This is a three-star hotel; three hundred dollars a night.

night
dili geceleri çıkan bir çeşit solucan
night
tün
night
{i} cehalet
night
{i} karanlık

Aysız gece karanlıktı. - It was a dark, moonless night.

Karanlık ve fırtınalı bir geceydi. - It was a dark and stormy night.

night
akşam

O, sabahtan akşama kadar çalıştı. - He worked from morning till night.

Tom dün akşam akşam yemeği yemedi. - Tom didn't have dinner last night.

night
(özel bir olayın olduğu) gece
night
night editor gece çalışan gazete
night
daima
night
gece vakti

O, gece vakti yalnız dışarıya çıkmaması için onu uyardı. - She warned him not to go out at night alone.

Gece vakti bile olsa, artık sessiz ve huzurlu değil. - Even at nighttime, it was not quiet and peaceful any more.

night
durmadan
night
night and day gece gündüz
night
night clothes yatak kıyafeti
night
night blindness gece körlüğü
Английский Язык - Английский Язык
{n} night