Ben yeni dokuma tezgahımı denedikten sonra, yatağımı yaptım ve kahve değirmenini tamir ettim.
 - After I tried out my new loom, I made my bed and repaired the coffee grinder.
Saatimi tamir ettirdim.
 - I had my watch repaired.
Bisikletimi tamir etmek 5,000 yen'e mal oldu.
 - It cost me 5,000 yen to repair my bicycle.
Onlar arabalarını tamir etmek zorundalar.
 - They have to repair their car.
Sadece gerekli tamiratları yapın lütfen.
 - Just do the essential repairs, please.
Tamirci onarımın uzun sürmeyeceğini söyledi.
 - The mechanic said the repair would not take long.
Bu arabanın onarıma ihtiyacı var.
 - This car needs repairing.