Tom'un ebeveynleri eski bir römorkta yaşıyor.
 - Tom's parents live in an old trailer.
O, römorku arabasına taktı.
 - He attached the trailer to his car.
Bir karavanda yaşamaya alıştığınızı düşünüyordum.
 - I thought you were used to living in a trailer.
Tom, Mary ile karavanda yaşamak için geldi.
 - Tom came to live with Mary in the trailer.
The encapsulation layer adds an eight-byte header and a two-byte trailer to each packet.