The lack of modern post facilities caused trouble for many shippers.
- Modern sonrası tesislerin eksikliği birçok nakliyatçılar için sıkıntıya neden oldu.
Any member can make use of these facilities.
- Herhangi bir üye bu tesislerden yararlanabilir.
A sewage treatment plant discharged toxic chemicals into the town's water supply.
- Bir atık su arıtma tesisi şehrin su kaynağının içine zehirli kimyasallar boşalttı.
Our company is planning to build a new chemical plant in Russia.
- Şirketimiz Rusya'da yeni bir kimya tesisi kurmayı planlıyor.
Dan ordered the security guards to close all the exit doors of the facility.
- Dan güvenlik görevlilerine tesisin tüm çıkış kapılarını kapatmalarını emretti.
Dan was sent to a maximum security facility in Florida.
- Dan Florida'da bir maksimum güvenlik tesisine gönderildi.
We have ninety minutes to carry the concrete from the mixing plant to the worksite.
- Karıştırma tesisinden şantiyeye beton taşımak için doksan dakikamız var.
He works for a plumbing company.
- O bir sıhhi tesisat şirketi için çalışıyor.