I telephoned my friend to congratulate him.
- Onu tebrik etmek için arkadaşımı aradım.
I never got a chance to congratulate you.
- Seni tebrik etmek için bir şansım olmadı.
Tom's parents congratulated him on his engagement.
- Tom'un anne-babası onun nişanı ile ilgili onu tebrik ettiler.
We congratulated him on his success.
- Başarısını için onu tebrik ettik.