Thanks for the recommendation.
- Tavsiye için teşekkürler.
My teacher wrote a recommendation for me.
- Öğretmenim benim için bir tavsiye yazdı.
Tom became frustrated when his suggestions fell on deaf ears.
- Tom, tavsiyeleri sağır kulaklara düştüğünde hayal kırıklığına uğradı.
He followed the doctor's suggestions.
- Doktorun tavsiyelerine uydu.
May I give you some advice?
- Sana biraz tavsiye verebilir miyim?
OK, what would you like advice on?
- Tamam. Bunun üzerine ne tavsiye etmek istersin?
These tips may save your life.
- Bu tavsiyeler hayatını kurtarabilir.
It's better for you to do what your lawyer advises.
- Avukatının tavsiyelerini yapman senin için daha iyidir.
She advises me on technical matters.
- Teknik konularda bana tavsiyelerde bulunur.