Onun bir üstünlük kompleksi vardır.
- He has a superiority complex.
Aşağılık kompleksi ve üstünlük kompleksi genellikle benzer davranışa yol açar.
- An inferiority complex and a superiority complex often lead to the same behavior.
Ben onun kendini beğenmesine alındım.
- I resented his superiority.
Onun bir büyüklük kompleksi var.
- He has a superiority complex.
Amirimden izin alacağım.
- I'll get permission from my superior.
O, amirine ne düşündüğünü söyledi.
- She told her superior what she thought.
Bu halı kalite olarak ondan üstündür.
- This carpet is superior to that one in quality.
Onun raporu benimkine göre üstündür.
- His paper is superior to mine.
Üstlerine karşı saygıyla davranır.
- He behaves respectfully toward his superiors.
Bu ürünler onlarınkinden daha üstün.
- These products are superior to theirs.
Sami kendini arkadaşlarından biraz üstün hissetti.
- Sami felt a little bit superior to his friends.
Bu sözlük ondan daha üstün.
- This dictionary is superior to that one.
Bu ürünler onlarınkinden daha üstün.
- These products are superior to theirs.
Amirimden izin alacağım.
- I'll get permission from my superior.
Rebecca had always thought shorts were far superior to pants, as they didn't constantly make her legs itch.