so far as to

listen to the pronunciation of so far as to
Английский Язык - Турецкий язык
Şimdiye kadar olarak
so as to
-mek için: He did this so as to prevent theft. Bunu, hırsızlığı önlemek için yaptı
so far as
kadarıyla

O, bildiğim kadarıyla, güvenilir bir arkadaştır. - He is, so far as I know, a reliable friend.

Bildiğim kadarıyla, o hâlâ bekâr. - So far as I know, she is still unmarried.

so far as
e göre
so as to
-mek amacıyla
so as to
-ecek bir şekilde
so far as
bir dereceye kadar
so as to
-mek için
so as to
için

Biz yoğun trafikten kaçınmak amacıyla, Noel için evde kaldık. - We stayed home for Christmas, so as to avoid heavy traffic.

O, zamanında varmak için koştu. - He ran, so as to arrive on time.

so as to
-cek biçimde
So as to
-mak için
so as to
1. -mek için: He did that so as to annoy me. Beni kızdırmak için yaptı. 2. -ecek bir şekilde: He coughed so as to attract Selmin´s attention. Selmin´in dikkatini çekecek bir şekilde öksürdü
so far as
olduğu sürece
so far as
-diği derecede/kadar

insofar as (or that), to the extent that, to such an extent.

so far to
Şimdiye kadar doğru
so as to
ecek şekilde
so as to
mak için