Yönetim becerilerinden dolayı ona oldukça saygı duyulur.
- He's well respected for his management skills.
İngilizce becerilerimi geliştirmek istiyorum.
- I'd like to improve my English skills.
Öğrenciler, okuma yeteneklerini geliştirmeliler.
- Students should develop their reading skills.
Sanırım bir yerli konuşur ile daha sık konuşsam, İngilizce yeteneklerim çabucak gelişir.
- I think if I talked more often with a native speaker, my English skills would improve quickly.
Lisa o kadar yeteneklidir ki kendisi için vida ve benzeri küçük nesneleri bile yapabilir.
- Lisa is so skillful that she can even make screws and similar small objects for herself.
Öğrenciler, okuma yeteneklerini geliştirmeliler.
- Students should develop their reading skills.
Çalışan bir adama yaşına göre değil maharetine göre ödeme yapılmalı.
- A working man should be paid in proportion to his skill, not his age.
Kesinlikle sanatsal becerilerim yok.
- I have absolutely no artistic skills.
Yeteneği ve sanatı olan bu dünyada ünlü olur.
- He who has skill and art, becomes famed in the world.
Tom insani becerilerini geliştirmeli.
- Tom needs to improve his people skills.
Tom bir fotoğrafçı olarak becerilerini geliştirmek istedi.
- Tom wanted to hone his skills as a photographer.
Aleti ustalıkla idare etti.
- He handled the tool skillfully.
And I am skiller than you.
... skills up even when you're not already hired, ...
... individuals such as myself to keep in touch with our skills, ...