si̇hi̇rbâz

listen to the pronunciation of si̇hi̇rbâz
Турецкий язык - Английский Язык

Определение si̇hi̇rbâz в Турецкий язык Английский Язык словарь

sihirbaz
magician

I have a friend whose father is a magician. - Babası sihirbaz olan bir arkadaşım var.

The magician asked for a volunteer from the audience. - Sihirbaz, seyircilerden bir gönüllü istedi.

sihirbaz
wizard

Harry put on his robe and wizard hat. - Harry elbisesini ve sihirbaz şapkasını giydi.

The wizard enchants the castle, protecting it from harm. - Sihirbaz zarardan korumak için şatoyu büyülüyor.

sihirbaz
sorcerer

He's a powerful sorcerer. - O güçlü bir sihirbaz.

sihirbaz değneği
wand
sihirbaz
wise man
sihirbaz
illusionist
sihirbaz
witch
sihirbaz
conjuror
sihirbaz
mage
sihirbaz
warlock
sihirbaz
conjurer
sihirbaz
magician; sorcerer
sihirbaz
charmer
sihirbaz
magician, sorcerer büyücü
sihirbaz hekim
medicine man
sihirbaz
diviner
sihirbaz
thaumaturge
sihirbaz
conjure man
sihirbaz
necromancer
bilinmeyen sihirbaz
(Bilgisayar) unknown wizard
sihirbaz
maslician
sihirbaz
theurgist
Турецкий язык - Турецкий язык
(Osmanlı Dönemi) Büyü yapan, büyücü. Sâhir, neffase
sihirbaz
(Osmanlı Dönemi) büyücü
Sihirbaz
(Osmanlı Dönemi) ÂDİH