Bu çayır kurbağa doludur.
 - This meadow abounds in frogs.
Bir kurbağayı, iç organlarını incelemek için kesip parçalara ayırdık.
 - We dissected a frog to examine its internal organs.
Kurbağayı kara kurbağasından ayırt edemem.
 - I cannot distinguish a frog from a toad.
Bir kurbağayı bir kara kurbağasından ayırt edemiyorum.
 - I can't distinguish a frog from a toad.