Nick kırsal alandan gelen birine tepeden bakıyor.
- Nick looks down on anyone who comes from a rural area.
Kırsaldan şehir bölgelerine yapılan bu taşınma iki yüzyıldan daha fazla bir süredir devam etmektedir.
- This movement from rural to urban areas has been going on for over two hundred years.
Japon kırsal köylerinin çok değiştiği söylenir.
- It is said that Japanese rural villages had changed a lot.
Kırsal göçü Almanya'nın bu bölgesindeki bütün köylerin nüfusunu azalttı.
- The rural exodus depopulated entire villages in this region of Germany.
Şehirlerin nüfus yoğunluğu kırsal kesimlerden daha fazla.
- Cities are more densely populated than rural areas.
Tom bir kırsal alandan.
- Tom is from a rural area.
Hindistan'da büyük şehirlerin etrafında birçok kırsal alan vardır.
- In India, there are lots of rural areas around big towns.
... it is preserved the atmosphere of charming rural village ...
... enhance the positive. Compared to rural areas, urban areas have ...