Kendinize dikkat çekmek için bir şey yapmayın.
 - Don't do anything to attract attention to yourself.
Çocuklar bazen sırf ilgi çekmek için ağlarlar.
 - Children often cry just to attract attention.
Onun görünümünü çekici bulurum.
 - I find her appearance attractive.
Ben dikkat çekmek istemiyordum.
 - I did not want to attract attention.
Bu düşünce çok cazip.
 - The idea is very attractive.
Bu, bu tür bir cihaz için cazip bir fiyat.
 - It's an attractive price, for this sort of device.
Sanırım o, alımlı ve çekici.
 - I think she is charming and attractive.
Bu saray bizim şehirde en ünlü ve en iyi takdir edilen cazibesidir.
 - This palace is the most famous and best appreciated attraction in our city.
Ben kızın cazibesine kapıldım.
 - I was attracted to the girl.