O, ana branş olarak çocuk psikolojisi eğitimi alıyor.
- She majors in child psychology.
Yetişkinlerin psikolojisini anlayamıyorum.
- I can not understand the psychology of adolescents.
Onun hastalığı aslında ruhsaldı.
- His illness was mainly psychological.
Gerçeklik ve gerçek dışılık, kişinin ruhu için önemlidir.
- Reality and irreality are both important for one's psyche.
Tom ayda bir ya da iki kez bir psikiyatristle görüşür.
- Tom sees a psychiatrist once or twice a month.
Niçin Tom'un bir psikolog olmayı seçtiğini düşünüyorsun?
- Why do you think Tom chose to become a psychologist?
Sami, Leyla'nın psikiyatrik durumunu daha da kötüleştirdi.
- Sami made Layla's psychiatric condition worse.
Sami üç ayrı psikiyatrik değerlendirmeye tabi tutuldu.
- Sami underwent three separate psychiatric evaluations.
the psych ward.
... as psych like i said before it's printed synthesis on it ...