Her şahıs memleketin kamu hizmetlerine eşitlikle girme hakkını haizdir.
 - Everyone has the right of equal access to public service in his country.
Herkesin, hiçbir fark gözetilmeksizin, eşit iş karşılığında eşit ücrete hakkı vardır.
 - Everyone, without any discrimination, has the right to equal pay for equal work.
İstediğiniz herhangi bir dilde yazabilirsiniz. Tatoeba'da bütün diller eşittir.
 - You may write in any language you want. On Tatoeba, all languages are equal.
Yasalar önünde bütün insanlar eşittir.
 - All men are equal under the law.
Servet mirasçılar arasında eşit olarak bölündü.
 - The property was divided equally among the heirs.
Esperanto ile diğer ülkelerden gelen insanlarla eşit olarak iletişim kurabilirsiniz.
 - With Esperanto you can communicate equally with people from other countries.
Onlar aynı derecede zor taleplerde bulundular.
 - They made equally tough demands.
Tom aynı derecede suçludur.
 - Tom is equally guilty.
O, görev için yeterli değildir.
 - He is not equal to the task.