Dün bir yabancı bana telefon etti.
- A stranger phoned me yesterday.
Bana telefon etmeliydin.
- You should've phoned me.
O istasyona varır varmaz, annesini aradı.
- The moment she arrived at the station, she phoned her mother.
Ted beni aradığında, ev ödevimi henüz bitirmiştim.
- I had just finished my homework when Ted phoned me.