Gemi ufkun ötesinde kayboldu.
 - The ship disappeared beyond the horizon.
Hayatta bazı şeyler kontrol etme yeteneğimizin ötesindedir.
 - Some things in life are beyond our ability to control.
Termosfer içinde sıcaklıklar sürekli olarak 1.000 derece Celsius'un hayli ötesine yükselir.
 - Within the thermosphere, temperatures rise continually to well beyond 1,000 degrees C.
Söz konusu sorular ekonominin çok ötesine geçiyor.
 - The questions involved go far beyond economics.
Takımım hiç çeyrek finalden öteye gidemedi.
 - My team has never advanced beyond the quarter-finals.
İnsan bünyesi, Dünya dışındaki ortamlara uyum sağlayabilecek kadar esnek mi?
 - Is the human condition flexible enough to adapt to environments beyond Earth?
Hayatın gizemi insan anlayışının dışındadır.
 - The mystery of life is beyond human understanding.
O, kazandığından çok para harcıyor.
 - She lives beyond her means.
O, kazandığından çok para harcıyor.
 - He lives beyond his means.