Onların arabası bizimkini solladı.
 - Their car overtook ours.
Onların fiyatı bizimkinin altındadır.
 - Their price is below ours.
Bu açgözlü piçlerin bizimkileri almalarına izin veremeyiz.
 - We can't let these greedy bastards take what is ours.
Başkalarının hataları işaret edildiğinde bu hoşumuza gider, fakat bizimkiler işaret edildiğinde değil.
 - We like it when others' mistakes are pointed out, but not when ours are.
Bizim bu evimiz sadece yeniden dekore edildi ve altı aylığına burada yaşamadık.
 - This house of ours has just been redecorated, and we haven't lived here for sixth months.
Köşe başındaki ev bizim.
 - The house on the corner is ours.