ordä

listen to the pronunciation of ordä
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение ordä в Турецкий язык Турецкий язык словарь

orada
Sözü edilen yerde, bulunduğu yerde: "Orada okuduğunu belli etmeyi de pek severdi."- S. F. Abasıyanık
orada
Sözü edilen yerde, bulunduğu yerde
Итальянский Язык - Турецкий язык

Определение ordä в Итальянский Язык Турецкий язык словарь

orda
kalabalık
orda
göçebe yağmacı topluluk
Турецкий язык - Английский Язык

Определение ordä в Турецкий язык Английский Язык словарь

orada
there

He often eats breakfast there. - O, kahvaltısını sık sık orada yer.

Can you see anything in there? - Orada herhangi bir şey görebiliyor musun?

orada
along
orada
where then
orada
when there
orada
in that place
orada
along with
orada
over there

You can see a white tower over there. - Orada beyaz bir kule görebilirsin.

I asked for a table over there. - Ben orada bir masa istedim.

orada
therein

Those who dig a grave for others will fall therein. - Başkaları için mezar kazanlar orada düşerler.

orada
at that place
orada
out there

Something's definitely out there. - Kesinlikle orada bir şey var.

What was Tom doing out there? - Tom orada ne yapıyordu?

orada
there on
orada
there to
orada
there's
nerde çokluk orda bokluk
(deyim) too many cooks spoil the broth
nerede çokluk orda bokluk
(deyim) too many cooks spoil the broth
orada
yonder
orada
yon
orada
thereat
orada
there, in that place
orada
{e} around

Tom looked around the room, but no one else was there. - Tom odayı araştırdı ama orada başka hiç kimse yoktu.

When I got to the office, I had tons of work waiting for me. I was running around like a chicken with its head cut off. - Ofise vardığımda, beni bekleyen bir sürü işim vardı. Kafası kesilmiş bir tavuk gibi oradan oraya koşuşturuyordum.

Итальянский Язык - Английский Язык

Определение ordä в Итальянский Язык Английский Язык словарь

orda
horde, crowd, large amount, swarm, pack
orda
horde
Шведский Язык - Английский Язык

Определение ordä в Шведский Язык Английский Язык словарь

orda
spoke up