Oh no, it's Friday the thirteenth!
- Oh hayır, on üçüncü cuma!
The Thirteenth Amendment freed all Negro slaves.
- On üçüncü yasa değişikliği tüm zenci köleleri serbest bıraktı.
Tom and Mary have been happily married for thirteen years.
- Tom ve Mary'nin on üç yıllık mutlu bir evlilikleri var.
A time bomb went off in the airport killing thirteen people.
- Havaalanında saatli bir bomba patladı, on üç kişi öldü.