Английский Язык - Турецкий язык
Определение of tie в Английский Язык Турецкий язык словарь
- tight
- tıkanmış
- tight
- tedariki güç
- tight
- sıkı gerilmiş kesat
- tight
- zorluk çeken
- tight
- {s} sarhoş
- tight
- su geçmez
- tight
- ucu ucuna
- tight
- zor elde edilir
- tight
- kısmık
- tight
- su geçirmez
- tight
- (Argo) çakırkeyif
- tight
- (pul) zor elde edilir
- tight
- sıkı
O, elimi kavradı ve onu sıkıca tuttu.
-She took hold of my hand and held it tightly.
O, kolumu sıkıca kavradı.
-She gripped my arm tightly.
- tight
- {s} dar
Sanırım bu kazak sana çok dar.
-I think that sweater is too tight on you.
Göğsümde tatsız bir daralma hissettim.
-I felt an uncomfortable tightness in my chest.
- tight
- esrik
- tight
- dili müşkül
- tight
- {s} sızdırmaz
- tight
- {s} kısa ve özlü
- tight
- (sıfat) sıkı, dar, gergin, kasılmış, sızdırmaz, zor, kritik, kısa ve özlü, cimri, eli sıkı, başabaş, sarhoş
Связанные Термины
of tie
Турецкое произношение
ıv tayПроизношение
/əv ˈtī/ /əv ˈtaɪ/
Resimler
Видео
... lt cuts that final tie to the ocean. ...
... through the stereo as the alarm time approaches. Or imagine how your applications could tie ...
История
Избранное