Tom, Fransa'da bir Çin lokantasında İngiliz borusu ile İspanyol halk melodisi çaldı.
- Tom played a Spanish folk tune on his English horn at a Chinese restaurant in France.
Halk müziğinden hoşlanırdım.
- I used to like folk music.
Bu akademik bildiride, Almanya ve Hollanda folklorlarını karşılaştırıyorum.
- In this paper, I compare the folklores of Germany and Holland.
Afrika folklorü çok ilginçtir.
- African folklore is very interesting.
Size yardım edebilir miyim millet?
- Can I help you folks?
Orada bekleyin, millet.
- Hang in there, folks.
Hollanda halk biliminde kabouterler yer altında yaşayan minik insanlardır.
- In Dutch folklore, kabouters are tiny people who live underground.
Siz insanlarla çalışmak bir zevkti.
- It was a pleasure working with you folks.
İrlanda halk müziğiyle çok ilgileniyorum.
- I'm very interested in Irish folk music.
Tom halk müziği ile çok ilgileniyor.
- Tom is very interested in folk music.