notizbuch

listen to the pronunciation of notizbuch
Немецкий Язык - Турецкий язык
er {no'ti: tsbu: h} s not defteri; ajanda
[das] not defteri; ajanda
not defteri
Английский Язык - Турецкий язык

Определение notizbuch в Английский Язык Турецкий язык словарь

notebook
defter

Tom defterinin kapağına mutlu bir yüz çizdi. - Tom drew a happy face on the cover of his notebook.

Defterimi sana ödünç vereceğim. - I'll lend you my notebook.

notebook
not defteri

Tom not defterini kapattı ve onu evrak çantasına koydu. - Tom closed his notebook and put it in his briefcase.

Tom not defterine bir şey yazdı. - Tom wrote down something in his notebook.

notebook
dizüstü bilgisayar

Benim dizüstü bilgisayarıma adınızı yazar mısınız? - Would you write your name in my notebook?

Tom, dizüstü bilgisayarı ile kendini yelledi. - Tom fanned himself with his notebook.

notebook
müsvedde defteri
tickler
hatırlatıcı
tickler
borç ve vadeleri gösteren defter
tickler
güç durum
tickler
muhtıra defteri
tickler
vade defteri
notebook
(Bilgisayar) diz üstü bilgisayar, laptop
notebook
muhtıra defteri
tickler
{i} nazik mesele
tickler
(isim) nazik mesele, güç durum, karbüratör düğmesi, borç defteri
tickler
kördüğüm/gıdıklayıcı
Немецкий Язык - Английский Язык