Esperanto'yu ana dilim gibi konuşabiliyorum.
- I can speak Esperanto as if it's my mother tongue.
Fransızca, onun ana dilidir.
- French is her mother tongue.
İtalyanca benim ana dilimdir.
- Italian is my mother tongue.
Fransızca, onun ana dilidir.
- French is her mother tongue.
Yabancı aksan sendromu henüz açıklanamayan, hastanın anadilini daha fazla düzgün şekilde telaffuz edemeyip yabancı bir aksanla konuşmaya başlamasıyla vuku bulan tıbbi bir durumdur.
- Foreign accent syndrome is an as-yet unexplained medical condition where the patient can no longer pronounce his mother tongue correctly and seems to have a foreign accent.
İngilizce benim anadilim.
- English is my mother tongue.
Brezilyalıların kendi anadillerinde nasıl 'yerdomuzu' dediklerini bilmiyorum.
- I don't know how Brazilians say 'aardvark' in their native tongue.
English is my mother tongue.
- Englisch ist meine Muttersprache.
My mother tongue is Japanese.
- Meine Muttersprache ist Japanisch.
Hebrew is my native tongue.
- Hebräisch ist meine Muttersprache.