Fabrika eski makineleri kaldırmayı düşünüyor.
- The factory decided to do away with the old machinery.
Şirket bankanın yeni makineler almak için onlara bir miktar para ödünç vermesini istedi.
- The company asked the bank to loan them some money to buy new machinery.
Beyler, motorlarınızı çalıştırın.
- Gentlemen, start your engines.
Böyle kirleticiler çoğunlukla otomobil motorlarındaki yakıt tüketiminden kaynaklanmaktadır.
- Pollutants like this derive mainly from the combustion of fuel in car engines.
Fabrika birçok karmaşık makineleri kullanır.
- The factory uses many complicated machines.
İlkel hesap makineleri, bilgisayarlar geliştirilmeden uzun zaman önce vardı.
- Primitive calculating machines existed long before computers were developed.
Machines may one day think, but they'll never laugh.
- Vielleicht werden Maschinen eines Tages denken können, aber sie werden nie lachen können.
These machines aren't working now.
- Diese Maschinen gehen jetzt gerade nicht.