libelle

listen to the pronunciation of libelle
Немецкий Язык - Турецкий язык
[die] yusufçuk, kızböceği; tesviye ruhu, kabarcıklı düzeç
n {li'belı} e yusufçuk
Английский Язык - Турецкий язык

Определение libelle в Английский Язык Турецкий язык словарь

bubble
fokurdamak
bubble
kabarcık

Çocuklar kabarcıklar üflüyor. - The children are blowing bubbles.

Rose hava kabarcıkları üflüyordu. - Rose was blowing bubbles.

bubble
habbe
bubble
coşkun
bubble
lıkırdamak
bubble
fıkırdamak
bubble
fokurtu
bubble
taşmak
bubble
geçici şey
bubble
balon

Tom balonlu sakız çiğniyor. - Tom is chewing bubble gum.

bubble
(over/with ile) coşmak
bubble
{i} göz boyayıcı ve değersiz şey
bubble
kaynamak
bubble
kaynatmak
bubble
{f} köpürmek
bubble
{i} hayal

Hayal sırasında, insanlar rahat bir hayatı hayal ettiler. - During the bubble, people dreamt of a life of leisure.

bubble
(isim) kabarcık, hava kabarcığı, baloncuk; hayal, hayali şey, boş iş, göz boyayıcı ve değersiz şey
bubble
{i} boş iş
bubble
değersiz ve göz boyayıcı herhangi bir şey
Немецкий Язык - Английский Язык
level
bubble
level (geodesy)
dragonfly

There is a dragonfly on the ceiling. - Eine Libelle ist an der Decke.

water level
spirit level
bubble level
die Libelle einspielen
to equipoise the level