leinwand

listen to the pronunciation of leinwand
Немецкий Язык - Турецкий язык
keten, keten bezi, - keten bezinden yapılma
[die] tual; kanava, kanaviçe; ekran, beyazperde
tuvalin
branda
tuval
kanvaz
kanvas
beyazperde
Английский Язык - Турецкий язык

Определение leinwand в Английский Язык Турецкий язык словарь

canvas
{i} tuval

Ressam resimlerini tuvalin üzerine yapar, müzisyenlerse sessizliğin üzerine. Biz müziği sunarız, siz ise sessizliği. - A painter paints his pictures on canvas. But musicians paint their pictures on silence. We provide the music, and you provide the silence.

Onun gözleri duvardaki tuvale takıldı. - His eyes got stuck on the canvas on the wall.

fabric
{i} kumaş

Kumaşları Hindistan'dan gelmedi değil mi? - Its fabric didn't come from India, did it?

Bu kumaş kolayca lekelenir. - This fabric stains easily.

canvas
{i} branda bezi, branda
canvas
{i} yelken bezi
fabric
{i} dokuma
canvas
çadır bezi
canvas
çadır
fabric
çatı
fabric
(bina) yapı
fabric
iskelet
canvas
kanvas
canvas
{i} tuvale yapılmış tablo
canvas
{i} kanaviçe
canvas
{i} kanvaz
canvas
{i} yelken
canvas
(Tekstil) 1. ambalaj bezi, çadır bezi, yelken bezi 2 . kavana, kanaviçe
fabric
dokuma/yapı
Немецкий Язык - Английский Язык