kritiği

listen to the pronunciation of kritiği
Турецкий язык - Английский Язык

Определение kritiği в Турецкий язык Английский Язык словарь

kritik
critical

You sure guessed the critical points of that teacher's exam. - O öğretmenin sınavının kritik noktaları emin olarak tahmin ettin.

He was in critical condition. - O, kritik durumdaydı.

kritik
{s} tight
kritik
{s} crucial
kritik
supreme
kritik
write-up
kritik
critic

The world's tropical rainforests are critical links in the ecological chain of life on the planet. - Dünyadaki tropikal yağmur ormanları, gezegende yaşamın ekolojik zincirine kritik bağlantılıdır.

He was in critical condition. - O, kritik durumdaydı.

kritik
criticism
kritik
critique
kritik
mission critical
kritik
critical, crucial; critic; critique
kritik
critical, crucial
kritik
critical review, critique
kritik
med. critical
kritik
review
kritik
climacteric
kritik
crytic
sanat kritiği
art criticism
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение kritiği в Турецкий язык Турецкий язык словарь

KRİTİK
(Osmanlı Dönemi) yun. Tenkid. Sıkışık durum, sıkıntılı
KRİTİK
(Osmanlı Dönemi) Tıb: Hastalığın en kötü zamanı.KRUVAZÖR : Fr. Daha ziyade toplarla mücehhez açık denizlerde emniyeti te'min etmek ve konvoyları korumakla vazifeli süratli harp gemisi
KRİTİK
(Hukuk) Eleştiri, tenkid, endişe, verici durum, tehlikeli durum, hassas, duyarlı, zor
kritik
Eleştiri
kritik
Tehlikeli, endişe veren (durum)
kritik
Eleştirmen
kritik
Tehlike, endişe veren durum