He wore a very loud necktie.
- Çok parlak bir kravat taktı.
You are always wearing a loud necktie.
- Her zaman parlak renkli kravat takıyorsun.
I gave my father a silk tie.
- Babama bir ipek kravat verdim.
I would take this brown tie.
- Bu kahverengi kravatı alacaktım.
Men usually wear black suits and black ties to funerals.
- Erkekler cenazeler için genellikle siyah takım elbise ve siyah kravat giyerler.
Tom is wearing a black tie.
- Tom siyah bir kravat takıyor.