kilitlenemez

listen to the pronunciation of kilitlenemez
Турецкий язык - Английский Язык

Определение kilitlenemez в Турецкий язык Английский Язык словарь

kilitle
(Bilgisayar) lockout
kilitle
{f} locked

Tom shut the door and locked it. - Tom kapıyı kapattı ve kilitledi.

Tom locked his keys in his car. - Tom arabasındaki anahtarları kilitledi.

kilitle
{f} interlock
kilitle
{f} locking

I remember locking the door. - Kapıyı kilitlediğimi hatırlıyorum.

The locking mechanism has jammed. - Kilitleme mekanizması sıkıştı.

kilitle
{f} hasp
kilitle
{f} lock

Didn't you lock up your car? - Arabanı kilitlemedin mi?

He forgot to lock the door. - O, kapıyı kilitlemeyi unuttu.

kilitle
ratchet