kayboluş

listen to the pronunciation of kayboluş
Турецкий язык - Английский Язык
loss
disappearance

Other scientists are debating his theory about the disappearance of dinosaurs. - Diğer bilim adamları onun dinozorların kayboluşu hakkındaki teorisini tartışıyorlar.

The disappearances in the Bermuda Triangle are inexplicable. - Bermuda Üçgenindeki kayboluşlar esrarengizdir.

kaybol
disappear

To my amazement, it disappeared in an instant. - Benim için sürpriz oldu, o bir anda gözden kayboldu.

Without oxygen, all animals would have disappeared long ago. - Oksijensiz bütün hayvanlar uzun zaman önce gözden kaybolurdu.

kaybol
got lost
kaybol
melt away
kaybol
(Argo) bite me
kaybol
become lost
kaybol
get lost!

I have a good sense of direction, so I don't get lost. - Ben iyi bir yön duyusuna sahibim, bu yüzden kaybolmam.

I am afraid that you will get lost. - Kaybolmuş olabileceğinden korkuyorum.

kaybol
get lost

Why did you get lost in the woods? - Ormanda niçin kayboldun?

You can't get lost in big cities; there are maps everywhere! - Büyük kentlerde kaybolmazsın, her yerde haritalar var!

Турецкий язык - Турецкий язык
Kaybolma işi veya biçimi